Günümüzde e-ticaret sektörünün en büyük problemi teslimat problemi. Sektördeki kargo şirketleri dijital dönüşümlerini tamamlamış değiller ve taşımacılık geleneksel yöntemlerle yapılıyor. Geleneksel yöntemlerle yapılan taşımacılık da sektörde kaliteyi düşürüyor ve müşteri tarafında büyük şikayetlere neden oluyor. Teslimatı yapan e-ticaret firması açısından da müşteri memnuniyetsizliği yaşanıyor ve bu durum, e-ticaret firmalarına bomerang etkisi yaratıyor. Kargo firmaları, e-ticaret sitelerinin teslimatlarını, kapasite artışından dolayı reddediyor ve bundan dolayı sektörde ciddi problemler ve şikayetler ortaya çıkıyor.
Müşteriye satış yapan e-ticaret firması, yaşadığı teslimat gecikmelerinden dolayı; müşteri gözünde değersizleşiyor ve bu teslimat problemleri devam ettiğinde de müşteri şikayetleri katlanarak artıyor. Müşteri şikayetlerinin artması ve müşterinin mevcut e-ticaret sitesinden memnun kalmaması da kartopu etkisine neden oluyor. Kartopu etkisi, şikayetlerin giderek artması ve büyümesinden dolayı, söz konusu e-ticaret sitesinin adı arama motorlarında çıkıyor ve alışveriş yapacak tüketici, ilgili firmayı aradığında tüm bu şikayetleri görüyor ve o siteden alışveriş yapmak istemiyor.
Yukarıdaki örnekte, e-ticaret sitesinin iş modelinde ve sattığı üründe sorun olmamasına rağmen, kargo ve taşımacılıkta yaşanan sorunlardan dolayı firma zarar görebiliyor. E-ticaret firması da kendi lojistik ağını kuramayacağına göre, doğal olarak bu modeli izleyen tüm e-ticaret şirketleri zarar görüyor ve kapanıyor. N11, Hepsiburada, Amazon.com.tr, Trendyol ve PTT AVM gibi pazaryerlerinde satış yapan tüm e-ticaret şirketlerinin yaşadığı en büyük problem, kargo şirketlerinin ürünlerini zamanında teslim edememesi ya da ürünlerin zarar görmesi. Teslimat süreçlerinde yaşanan gecikme, paket hasarı ve kalite eksikliği e-ticaret şirketlerine büyük zarar veriyor. Ayrıca, kargo firmaları kapasitesi aştı ve e-ticaret firmalarının siparişlerini taşıyamıyor; ya da paketleri kabul etmiyor. Sektörde teknoloji ve yapay zeka gibi dijitalleşme de henüz kullanılmıyor.
Yukarıda bahsettiğimiz pazaryerleri günde milyonlarca ürün gönderiyor ve bu ürünlerin teslimatında geleneksel kargo yöntemleriyle başa çıkmak gerçekten imkansız ve bu kargo modelinin değişmesi gerekiyor. E-ticaret sektörü için yeni bir kargo ve teslimat modelinin ortaya çıkarılması gerekiyor ve bu noktada girişimlerin önemi ortaya çıkıyor. Kargo şirketlerinin geleneksel iş modelleri, günümüzde çalışmıyor ve bu iş modelinin değişmesi ya da sektörlere göre ayrılması gerekiyor.
Geleneksel kargo iş modelinde, kargo firması kendisine teslim edilen her türlü paketi ve ürünü alıyor ve adrese göre illere ve sonra da o illerdeki şubelere teslim ediyor. Kargo şirketlerinin CRM ve ERP gibi yazılımlar var; fakat bu yazılımlar yapay zeka teknolojisiyle çalışmıyor ve büyük oranda insan gücü kontrolünde. İnsan gücüne dayanan taşımacılık da bazı aksaklıklar oluyor. Sektöre veya eticaret firmasına ait bir kargo sistemi olmadığı için, sizin sattığınız sıfır macbook bilgisayarın yanında 20 yıllık bir masa taşınabiliyor.
Haliyle, eski ve yeni ürünlerin istif şeklinde bir arada taşınması da, ürünlerin kırılmasına; ya da hasar görmesine neden oluyor. Kargo araçlarında, koliler genelde üst üste istifleniyor ve bu şekilde bir ürünün İstanbul’dan Ankara’ya taşındığını düşünün. Bu paketlerin zarar görmesi neredeyse imkanız ve bundan dolayı da sektörde büyük bir sorun yaşanıyor. Bu sorun, e-ticaret sektörüne zarar veriyor ve aynı zamanda, sektörde yer alan tüm şirketler zarar görüyor ve imajları zedeleniyor.
Müşteri açısından da bu durum kötü sonuçlar doğuruyor. Müşteriler, kötü kargo teslimatlarından dolayı e-ticaret kanallarından satın almaya kuşkulu bakıyor. Aslında, buradaki en önemli problem teslimat problemlerinin çözülmesi ve akıllı uygulama ile teslimat yapan girişimlerin ortaya çıkması. Bu girişimlerin, sadece anlaşmalı e-ticaret firmasıyla çalışması ve kargolar gibi tüm eski ve yeni ürünleri bir arada taşımaması gerekiyor. Örneğin, bir akıllı uygulama üzerinden müşterilerin siparişlerini takip etmesi ve hatta siparişlerin müşterinin istediği şekilde yapılması gerekiyor.
Önümüzdeki 10 yılda ve 2030’a kadar sektördeki kargo firmalarının parçalanabileceği ve yerine akıllı teknolojilerin, otonom araçların ve yapay zeka destekli veri analizi yaparak teslimat yapacak şirketlerin, yeni girişimlerin ortaya çıkacağı gün gibi ortada. Amerika’da otonom araçlarla teslimat denemeleri başladı. Hatta, bazı firmalar yerel olarak gerçek teslimatlara da başladı. Amazon.com kendi depolarında robotlarla sipariş teslimatı yapıyor, ve otonom araçlar, robotlarla ilgili teslimat süreçlerini iyileştiriyor ve kendi kargo alt yapısını geliştirmeye çalışıyor.
Kargo firmalarının ya da teslimat yapacak şirketlerin, sadece teslimat tarafında dijital devrim değil; iş modellerinde de dijitalleşmesi gerekiyor. Biz Verimaker olarak, kargo şirketlerinin gelecekte var olmayacağını düşünüyoruz ve tüm kargo firmalarının parçalanarak, yerlerine teknolojiyi iyi kullanan ve kişiye özel teslimat yapacak girişimlerin ortaya çıkacağını düşünüyoruz. Bu noktada, bir girişimi örnek olarak vermek istiyoruz. HoopGo Smart Delivery & Payment girişimi akıllı uygulama üzerinden, kişiye özel teslimat planlayarak teslimat yapmayı planlıyor ve herhangi e-ticaret firmasından satın aldığınız ürünler, zarar görmeden size özel teslim edilecek.
Yukarıda örneğini verdiğimiz, HoopGo gibi uygulamalar ve girişimlerin sayısı gelecekte artacak ve firmalarla anlaşmalar yaparak; kişiye özel taşımacılık yapacaklar. Bu gelişme de, e-ticaret sektörünün gelişmesine neden olacak. E-Ticaret sektörünün gelişmesi de, geleneksel perakende sektörünün dijitale taşınmasına ve dijitalle entegre olmasına neden olacak. Gelecekte, önem kazanacak iş modeli omni-channel ve dijitalleşme ile hem e-ticaret kanalından satış; hem de mağazadan satış ve teslimat gibi seçenekler olacak. Dijitalleşme, tüm mağazacılık ve e-ticaret sektörünü değiştirecek ve dijitalleşmeyle birlikte teslimat ve kargo iş modelleri baştan aşağı değişecek.
Picture Credential: Uber Verimaker destekleriyle..
